• Mehmet Pektaş
    • Şair-Yazar
Cesur Kaşifler çıktı.
5 kitaplık yeni seri. Çocuklar bu seriyi çok sevecek.
Adam Olacak Çocuk Serisi
Seri yeni kitaplarla devam ediyor.
Macera kitapları çıktı.
Dr. Mehmet Pektaş'ın 5 kitabı birden çıktı.

Ana sayfa

Derginin bu sayısında Mehmet Pektaş'ın yanı sıra Âşık Ömer, Mehmet Gözükara, Tacettin Şimşek, M. Nihat Malkoç, Aslan Avşarbey, Halit Yıldırım, Nurgül Kaynar Yüce, Muzaffer Uslu, Fatma Uçarlar, Abdülkadir Uslu, Mustafa İmir, Salman Kapanoğlu, Memik Kömekçi, Hacı Musa Tuncer, İbrahim Şaşma ve Osman Gazi Turaç’ın yazı ve şiirleri yer alıyor.
Huylu huyundan vazgeçmez hesabı, Coşkun içeriden çıkar çıkmaz soluğu Abbas Baba’nın yanında aldı. Kolay yoldan para kazanmanın tadını almıştı. Torbacılığa kaldığı yerden devam etmeyi düşünüyordu. Güvenini kazandığı Baba’nın onu dört gözle beklediğinden emindi. Coşkun, Baba’yı adamlarıyla birlikte depodan bozma izbe bir bodrum katında poker oynarken buldu. İçeride dumanından göz gözü görmüyordu. Kısa bir kucaklaşma faslından sonra Baba ve adamları, oyuna kaldıkları yerden devam ettiler. Coşkun, bir sandalye çekip masanın kenarına ilişirken Baba, dudağının kenarına yerleştirdiği sigarayı ateşledi: “Anlat bakalım Coşkun. Ne var ne yok içeride?” diye sordu. Coşkun elleri titreyerek Baba’nın sehpanın üzerine attığı pakete uzandı. Paketin içinden bir dal çekip yokladı, umduğunu bulamamıştı: “Otlu cigara yok muydu patron?” dedi.
Derginin bu sayısında Mehmet Pektaş'ın yanı sıra Kaygusuz Abdal, Aslan Avşarbey (Mülkî), Tacettin Şimşek, M. Nihat Malkoç, Nurgül Kaynar Yüce, Halit Yıldırım, A. Kadir Tunçer, Nuri Kahraman, Hacı Musa Tuncer (Azâbî), Mustafa İmir, Erol Koca, Salman Kapanoğlu, Cahit Can, Ramazan Yıldız, Feyyaz Sağlam, Fatma Uçarlar, Kadir Karaman, Memik Kömekçi ve Abdurrahim Karakoç'un yazı ve şiirleri yer alıyor.
İlkokulda resim derslerini çok severdim. Babamın aldığı kalitesiz, ucuz boyalarla yaptığım resimleri herkes beğenir, öğretmen sınıf panosuna asardı. Hatta öğretmenimizin beni resim dersi başkanı seçtiğini hatırlıyorum. Resim dersi başkanı olarak görevim, arkadaşlarımın resim malzemelerini getirip getirmediklerini kontrol etmek ve onlara artı eksi vermekti. Ortaokulda iki resmim sergiye çıktı. Serginin ne için düzenlendiğini, resimlerin ne ile ilgili olduğunu hiç hatırlamıyorum. Lisede resim derslerinde hep test çözdük. Beden ve müzik derslerinde de… Daha sonra üniversite ve arkasından yorucu bir iş hayatı, geçim derdi, hayat mücadelesi…
Fikir aslında Şeytan Ali’den çıkmıştı. Seçimlerin yaklaştığı ortalığın kızıştığı bir dönemdi. Köy kahvesi hemen her akşam hararetli tartışmalara sahne oluyordu. Hele bir akşam ANAPlı Kara Osman ile Doğru Yolcu Peltek Veli boğaz boğaza bile gelmişti. Köyün ihtiyarları araya girerek onları güç bela ayırdılar. Ortalık biraz yatıştıktan sonra Hacı Hasan’ın Recep: “Ulan siyaset uğruna birbirinizi yiyeceksiniz. Yarın adaylar gelir iki nutuk çeker gider. Beş sene kapınızı çalan olmaz. Birbirinizi kırdığınızla kalırsınız.” dedi. “Doğru, dedi Kel Hasan, eli kulağındadır, siyah arabayı altına çeken gelir.” Kör Hüseyin, oturduğu yerden elini salladı: “Dalga geçiyorlar, dalga.” dedi. Kâğıt oynayanların arasından Şeytan Ali, bir eliyle şapkasını düzeltip sinsi sinsi baktı: “Biz de onlarla dalga geçelim o zaman.” dedi. Ocakçı Bekir oradan söze girdi: “Nasıl olacak ki o iş?” Şeytan Ali, kozu yere atıp gülümsedi: “Benim aklımdan bir şeyler geçiyor aslında…” Kahvedeki herkes bakışlarını Ali’ye çevirmişti.
 6  ...