Yaklaşık 3 haftadır “dershane” konusu gündemde. Yapılan tartışmalar ile eğitim sistemimizin (sistemsizliği demek daha doğru) aksaklıklarını, çarpıklıklarını bir kez daha görmüş olduk. Sayın başbakanımızın kapatma (pardon dönüştürme) konusunda mantıklı gerekçeleri sunup bizleri ikna etmesini beklerken bir de fişleme skandalı ortaya çıktı, cevap beklediğimiz soruların sayısı arttı. Bu hamur çok su götüreceğe benziyor, biz yazımızı sulandırmayıp bu konuya girmeyelim.

Son 10 yılda ulaştırma, sağlık, ekonomi başta olmak üzere pek çok alanda önemli ilerlemeler kat edilse de eğitim için aynı şeyleri söylemek maalesef mümkün değil. Şöyle bir geriye dönüp baktığımız zaman atılan pek çok adımda siyasî kaygıların ön planda tutulduğunu görüyoruz. Buna ders kitaplarının ücretsiz olarak dağıtılması da dahil.

Burada bir parantez açalım ve bizzat şahit olduğumuz bir olayı nakledelim. Birkaç sene önce dönemin ortaöğretim genel müdürü ilimizi teşrif etmişlerdi. Okul müdürleri ile bir toplantı yapıldı. Ders kitaplarının ücretsiz olarak dağıtılmasının kaynak israfı olduğu, kitapların yalnız fakir öğrencilere verilmesinin daha uygun olacağı yönünde bir okul müdürümüzün yaptığı eleştiriye genel müdürün cevabı “bunu siyasilerin yanında söylemeyin” olmuştu. Neyse, söylemedik yazdık. Siyasiler de bir zahmet okumasın.

 

11 senede 5 bakan ve artık sayamadığımız kanun, nizam, yönetmelik, sistem vs. değişikliği… Tüm bunlar eğitim konusundaki kafa karışıklığını gösteriyor. Yazık ki elimizden eğitimin siyasi hesaplara yatırılmasına isyan etmekten başka bir şey de gelmiyor. Bugün geldiğimiz noktada “Yahu bu kurullarda, komisyonlarda eğitimden anlayan hiç mi adam yok?” sorusunu sormaktan kendimizi alamıyoruz.

 

Biz isyan ededuralım PISA projesinin sonuçları siyasinin de velinin, öğrencinin, öğretmenin de yüzünde tokat gibi şaklıyor.

PISA nedir? PISA’nın açılımı, “Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı”. PISA, Birleşmiş Milletler’e bağlı Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından üçer yıllık dönemler hâlinde, 15 yaş grubundaki öğrencilerin kazanmış oldukları bilgi ve becerileri değerlendiren dünyanın en kapsamlı eğitim araştırma projesi. Araştırmaya 510.000 öğrenci katılıyor ve bu 510.000 öğrenci 28 milyonluk bir kitleyi temsil ediyor.

PISA projesinde öğrencilerin matematik okuryazarlığı, fen bilimleri okuryazarlığı ve okuma becerileri konu alanlarının dışında, motivasyonları, kendileri hakkındaki görüşleri, öğrenme biçimleri, okul ortamları ve aileleri ile ilgili veriler toplanıyor.

Gelelim araştırma sonuçlarına:

Türkiye ortaöğretim kalitesinde 65 ülke arasında 44. sırada. Vietnam, Sırbistan ve Estonya gibi ülkelerin bile altındayız.

Matematik’te, 44. sıradayız.

Okuma-anlamada 42, Fen alanında 43. sıradayız.

 

            Ne diyelim, başka söze gerek yok, bu ayıp bize yeter!

 

MATEMATİK:
1-Şangay-Çin2-Singapur

3-Hong Kong-Çin

4-Çin Taipei

5-G. Kore

6-Macao-Çin

7-Japonya

8-Liechtenstein

9-İsviçre

10-Hollanda

 

1-Şangay-Çin

2-Hong Kong-Çin

3-Singapur

4-Japonya

5-Kore

6-Finlandiya

7-Çin-Taipei-İrlanda-Kanada

8-Polonya

9- Liechtenstein-Estonya

10- Avustralya-Yeni Zelanda

 

1-Şangay-Çin

2-Hong Kong-Çin

3-Singapur

4- Japonya

5-Finlandiya

6-Estonya

7-G. Kore

8-Vietnam

9-Polonya

10-Kanada, Liechtenstein

 

 

Kaynak: www.meb.gov.tr, Hürriyet