Gönenli Yunus Emre (sondakika32.com)

GÖNENLİ YUNUS EMRE

Anadolu’nun yetiştirdiği büyük mutasavvıf ve şair Yunus Emre, ölümünün üzerinden 700 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen, gerek mutasavvıf kimliği ile gerekse çağları aşıp gelmiş olan şiirleri ile gönüllerdeki yerini koruyor. Türk milletinin bağrından çıkan Yunus, Anadolu’nun mayasıyla mayalanarak bu toprakların Müslümanlaşması sürecinde büyük rol oynadı. Şiirlerinde evrensel değerleri, bir olmanın, birlik olmanın önemini vurguladı. İnsanları; iyiye, doğruya, güzele davet etti. Bu büyük şahsiyetin hayatı hakkında bilinenler ise maalesef yok denecek kadar az.
 
Bir garîb ölmiş diyeler
Üç günden sonra tuyalar
Sovuk suyıla yuyalar
Şöyle garîb bencileyin
 
diyen Yunus Emre’nin nerede ve ne zaman doğduğu, tahsili, aile hayatı, ölüm tarihi ve yeri gibi en temel bilgilerden bile yoksunuz. Türk milleti Yunus’unu hiçbir şaire nasip olmayacak bir sevgiyle benimseyerek zamanın eline bırakmadı. Bu sevginin göstergesi olarak Anadolu’nun dört bir yanında onun adına türbe ve mezarlar ihdas etti; ona “Bizim Yunus” dedi.

Isparta, Gönen’de ve Gönen’e bağlı Güneykent kasabasında Yunus Emre’ye ait olduğu düşünülen türbeler bulunuyor. Bursalı İsmail Hakkı’nın verdiği bilgiler Yunus Emre’nin asıl mezarının bu türbelerden birinde olduğunu gösterir.

Bursalı İsmail Hakkı Hazretleri (1653-1725), Yazıcıoğlu Mehmed’in Muhammediye adlı eserine şerh olarak yazdığı “Ferâhu’r-Rûh” isimli eserinde Yunus Emre’nin, Taptuk Emre’nin ve onun şeyhi Buharalı Sinan Efendi’nin mezarlarının Keçiborlu yakınındaki büyük su birikintisinin doğusunda yamaç tarafında bir köyde kubbe altında olduğunu söyler. Bursalı İsmail Hakkı’nın verdiği bilgilerden hareketle, Keçiborlu yakınındaki su birikintisinin Burdur gölü ve onun uzantısının bir zamanlar bataklık, daha önceleri ise göl olan Gönen ovası olduğu düşünülüyor. Devlet Su İşlerinin açtığı kanalla Gönen ovası bugün ekilir dikilir hale gelmiştir. Bu arazinin su altında olduğu dönemleri ilçenin yaşlıları hatırlamaktadır.

Bursalı İsmail Hakkı’nın işaret ettiği şekilde bir çatı altında 3 mezar bölgemizde yalnız Gönen’de bulunuyor. Bugün Yunus Emre türbesi olarak bilinen türbede, burası için vakıf kuran Şeyh Saadettin Efendi’nin  mezarıyla birlikte 4 mezar yer alır. Bu mezarların Yunus Emre, Taptuk Emre, Balım Sultan ve Şeyh Sadettin Efendi’ye ait olduğu düşülür. II. Mahmut’un türbeye günlük yarım akçe bedelle zaviyedar tayin edilmesine dair bir fermanı olup söz konusu fermanda türbeden Sadettin zaviyesi olarak bahsedilir. Türbe, Manastır mevkisi denilen yerde şimdiki adıyla Pazar mahallesindedir.

Gönen’e bağlı Güneykent kasabasında da Yunus Emre’ye ait olduğu rivayet edilen bir türbe bulunuyor. Afyon’un Emirdağ ilçesinden gelenler tarafından kurulan kasabanın eski ismi Emirler Geresini’dir. 1954 yılında belediyelik olan Emirler Gerisini’nin ismi 1963’te Güneykent olarak değiştirilir. Yunus’un mezarının Güneykent’te olduğuna inanlar da İsmail Hakkı’nın eserinden hareket ederek eserde verilen bilgilerin Güneykent ile örtüştüğünü iddia ederler. Güneykent’te bulunan mezar İsmail Hakkı’nın bildirdiğinden ayrı olarak tek başınadır.

Yunus’un asıl mezarı Isparta’da mı sorusuna verilebilecek en güzel cevap ise Gönen'deki türbenin yanında, bir ağacın üzerinde de yazılı olan şu söz olsa gerek: “Yunus’un hakiki mezarı onu sevenlerin gönüllerindedir.”
 
NOT: www.sondakika32.com sitesinin güncelleme işlemleri sırasında bazı teknik aksaklıklar oluşmuş ve bizim adımıza bazı yazılar yayınlanmıştır. 24 Mayıs 2015 tarihinde yayınladığımız "Necip Fazıl'ı İnternetten Okumak" isimli yazıdan bugüne kadar tarafımızdan sondakika32.com'da yayınlanmış herhangi bir yazı yoktur, bu arada yayınlanan yazılar tamamen bilgimiz ve sorumluluğumuz dışındadır. Kamuoyuna saygıyla duyururuz. 

Yorumlar - Yorum Yaz