Her mevsimin ayrı bir yeri, ayrı bir tadı var. Ayların da öyle, günlerin de tabi. Ama sonbahar başka, sonbaharın içinde “eylül” bambaşka. Bir solukta geldi ve geçiverdi. “Eylül”ün arkasından bakakaldık.
Eylül deyince aklımıza pek çok şey geliyor. Ölüm mesela; ayrılık, özlem, hüzün mesela; sararan yapraklar, rüzgâr ve illa ki yağmurlar... Ne giyeceğimizi şaşırdığımız günler. Ne olduğunu anlamadan şifayı kapıverdiğimiz, yorgan döşek yattığımız günler. Güneşe aldanıp hazırlıksız dışarı çıktığımız ve yağmura yakalandığımız günler.
|